Akademik okuma nasıl olmalı?
Tavsiyelerimi paylaşayım.
Akademik okuma yapmayı / not çıkarmayı doktora okumaları
yaparken öğrendim.
Kendi hocam Charles Ingrao'nun outline metodu vardı:
Ortalama 200-250 sayfalık bir kitap 2 sayfalık WORD dosyasında özetlenecek.
Mesela:
Kitabın uzunluğuna göre marjinlerde fontta oynama olabilir. Ama arkalı-önlü tek yaprak çıktıya kitabın bütün argümanlarını sığdırmalısın. Hedef bu.
Bunu öğrenip uygulamak vakit alıyor. Bazı kitaplar için
mümkün değil. Hiç unutmam, William Beik'in bir kitabı muazzam zengindi ne
yapsam etsem sığdıramadım. Konuya aşinalığınız, ne kadar neyi not almak
istediğiniz önemli. Ama bir konuda onlarca kitap okuyunca bu yerleşiyor. Çünkü
bir yerden sonra sadece argüman biriktirmeye başlıyorsunuz, bilgi zaten
yerleşiyor.
Bu outline'ların bazıları benim değil. Hoca, 10-12 kişilik seminerlerde haftada 7-8 kitap okuturdu. Dersten önceki akşam teslim şart, sonra bunları herkesle paylaşırdı. Böyle bir birikim çıkıyor ortaya. Tabii haftada 7-8, dönemde 100 kitabi tek derste tartışacak hoca lazım!
Ayrıca metodoloji ve teori okumalarında bu yöntem zor.
Outline'lar yorum içermez, ama kitabı ne kadar dikkatli
okuduğunu gösterir.
Erken modern Rus tarihi danışmanımsa outline değil, review
yazdırırdı. Review müzakereci bir dille yazılmalı.
Kitabın konusuna, alanına, senin birikime göre bu yöntemleri nasıl ne kadar efektif uyguladığınız değişiyor. Zamanla hepsi de daha iyi oluyor.
Bu vesileyle, ABD'de doktora yeterlilik hazırlığı da böyle oluyor işte. 2-3 yıllık sürede, 100-130 arası kitap elden geçiyor. Hocalarla seminerlerde ve birebir görüşmelerde okumaları tartışıyorsunuz. Hoca seni hazır görmeden sınava izin vermez. Hoca izin verdiğinde, zaten geçmek için hazırsın.
Ayrıca, birkaç sene böyle kitap okuduğunuzda okuma çok
hızlanıyor, taramaya dönüşüyor.
Mesela en son kendi dersim için Selim Deringil'in Simge'den
Millete edisyon kitabına baktım. Pür dikkat taranırsa 3 saatlik bir kitap. Ama
meşhur hikayede olduğu gibi: 15 yıl + 3 saat. Ben iki makaleyi bir saatte
taradım, harika da malzeme çıkardım.
Herşeyle olduğu gibi bilgiyle iletişimimiz de duygusal ve romantik.
Kitap okuma işi de böyle yapılıyor.
Batı'da akademisyenlik profesyonel bir uğraş ve çok mekanik
icra edilir. Batılı akademisyenlerin farkı zeka ya da tutku değil, işin mekanik
icrasını harika yapmaları.
Yani bana sorarsanız Metallica'yla, Michael Jordan'la, Eric
Hobsbawm arasında bir fark göremiyorum. Hepsini birleştiren en önemli unsur
duygu ve tutku değil, profesyonellik.
Duygu olsun, ama kitap okumayı mekanik bir uğraşa
çevirirseniz daha başarılı olursunuz.
Ne demek bu? Kitaptaki fikirleri ve bilgiyi seyirlik
manzara, ya da bir stand-up show gibi okumayın. Metaforik düşünürek, iyi
akademik kitaplar satranç hamleleri gibidir.
Yani bir konunun o anki akışına kadar olmuş birikime bir
tepki verir, aynı zamanda da başka bir cevaba ("hamle"ye) sebep olur.
Ben Gazi Maliye mezunuyum. (What the heck maaan ???!!! evet
doğru.) Bu süreçlerde bilgi birikimi, metot, dil öğrenimi vs hep açık kapatarak
gittim.
Hep biraz arkadan geldim. Ama uzmanlaşıp o uzmanlığın mekanik performansında ısrar ederseniz ve talih de yolunda giderse birşeyler oluyor işte.
Bu yazı Yaser Yılmaz hocanın twitter gönderilerinden derlenmiş halidir. Yazının aslına ulaşmak için TIKLAYIN
Akademik Kadro İlanları uygulamasını indirin akademik haberler, akademik kadro ilanları, burs ilanları, akademisyenler, akademisyen olmak isteyenler, akademik kariyer yapanlar, yapmak isteyenler ve yüksek lisans & doktora hakkında bilgilere anında ulaşın. |
- Akademik Kadro İlanları
- Burs İlanları
- Açık Arşiv Siteleri
- Ücretsiz Kurslar
- YDS/YÖKDİL
Link:
Not: Telegram Kanalını takibe alanlar birbirlerini göremez ve özelden mesaj yazamazlar. Ayrıca tüm paylaşımlar sadece yönetici tarafından yapılır.